- eşit olarak
- equally
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
orta — is. 1) Bir şeyin kenarlarından merkeze doğru yaklaşık olarak aynı uzaklıkta olan yer Tam bağın ortasına geldikleri zaman düşman askerlerini gördüler. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Başlangıcı ile bitimi arasında eşit uzaklıkta olan süre Yılın ortası.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Alman usulü — is. Toplu olarak gidilen bir yerde herkesin kendi masrafını kendi ödemesi veya masrafa herkesin eşit olarak katılması yöntemi … Çağatay Osmanlı Sözlük
SEVİYYEN — Müsavi olarak. Bir düziye. Eşit olarak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
bıçkıevi — is. Tomruklardan kalas, kalaslardan daha ince tahtalar kesen, boylarını ve kenarlarını düzgün ve eşit olarak düzelten iş yeri … Çağatay Osmanlı Sözlük
bire bir — sf. 1) Aynı, tıpkı 2) zf. Ölçü, miktar vb. özellikleri eşit olarak Birleşik Sözler bire bir eşleme … Çağatay Osmanlı Sözlük
dağılım — is. 1) Dağılarak birbirinden ayrılma 2) top. b. Bir toplumda, bir kümede incelenen bir veya birçok özelliğin zamana, yere, seçilen herhangi bir değişkene göre hesaplanan sayısal ve oransal dağılışı 3) db. Bir ses biriminin, anlam biriminin… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dörtçeker — is. Çekiş gücünü ön ile arka tekerlekler arasında belli oranda eşit olarak dağıtan sistem … Çağatay Osmanlı Sözlük
ısıyayar — is., fiz. Bir akışkanda ısıyı her tarafa eşit olarak yaymaya yarayan alet, konvektör … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırışmak — nsz 1) Bir yüzeyin düzgünlüğü bozulmak, kırışık oluşmak Boynu uzamış, kararmış, yaşlı adamların boynu gibi kırışmıştı. Y. Kemal 2) nsz, le Birbirini kırmak, yok etmek, öldürmek 3) Karşılıklı kırmak Çocuklar yumurta kırışıyorlar. 4) Pazarlık etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kul taksimi — is. Herhangi bir konuda eşit olarak yapılan bölüştürme … Çağatay Osmanlı Sözlük
seyyanen — zf., Ar. siyyānen Eşit olarak … Çağatay Osmanlı Sözlük